Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

İstanbul’da Gazze İçin Onbinler Tek Yürek Oldu, Katil İsrail’e Öfke Seli Aktı!

İstanbul’da Gazze Onbinler Tek Yürek Oldu, Katil İsrail’e Öfke Seli Aktı! İstanbul, vicdanların susmadığı, öfkenin sokaklara taştığı tarihi bir ana sahne oldu. Filistin’e Destek Platformu’nun öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve onlara eşlik eden on binlerce vatandaş, Gazze’de yaşanan soykırıma ve insanlık dışı ablukaya karşı dev bir protesto dalgası..

İstanbul'da Gazze Onbinler Tek Yürek Oldu, Katil İsrail'e Öfke Seli
66 / 100 SEO Score

İstanbul’dan Gazze’ye Yürekleri Dağlayan Dualar

Prof. Dr.  Murat Yeşil
İstanbul Yerel Haberler (İY)

İstanbul, vicdanların susmadığı, öfkenin sokaklara taştığı tarihi bir ana sahne oldu. Filistin’e Destek Platformu’nun öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve onlara eşlik eden on binlerce vatandaş, Gazze’de yaşanan soykırıma ve insanlık dışı ablukaya karşı dev bir protesto dalgası başlattı. “Gazze’ye Umut Işığı Ol” sloganıyla başlayan bu yürüyüş, Beyazıt Meydanı’ndan yükselen haykırışlarla tüm dünyaya bir mesaj gönderdi: İstanbul, Filistin’in yanında dimdik duruyor! Bu yürüyüş, sadece bir protesto değil, aynı zamanda Gazze’nin mazlum çocuklarına uzanan bir umut köprüsü oldu. Gündemi sarsan bu tarihi olayın tüm detayları, yaşananların dehşetini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Beyazıt Meydanı’nda Buluşan Öfkeli Kalabalık

Yürüyüşün başlangıç noktası olan Beyazıt Meydanı, adeta bir insan seline döndü. 7 Ekim 2023’ten bu yana süren ve binlerce masum insanın yaşamını yitirdiği İsrail saldırılarına tepki göstermek için toplanan kalabalık, vicdanların sesi oldu. 15’ten fazla sivil toplum kuruluşunun yanı sıra her yaştan, her kesimden vatandaşın katılımıyla meydan, tarihin en büyük Filistin mitinglerinden birine ev sahipliği yaptı. Herkesin yüzünde aynı kararlılık, dilinde aynı öfke vardı. Ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla meydanı dolduran bu büyük kitle, yaşanan katliama sessiz kalmayacaklarının altını çizdi.

İstanbul’dan Gazze’ye Yürekleri Dağlayan Dualar

Binlerce kişinin bir araya gelmesiyle Beyazıt Meydanı’ndan yükselen sloganlar, İstanbul semalarında yankılandı. “Katil İsrail, Filistin’den defol!” ve ”Gazzeli çocuklar bizi bekliyor!” sloganları, katılımcıların ne kadar öfkeli ve kararlı olduğunu gösteriyordu. Bu güçlü sesler, sadece İstanbul’da değil, dünyanın dört bir yanında Filistin’e destek olan milyonların da duygularına tercüman oldu. Katılımcıların cep telefonları ve küçük fenerleriyle oluşturduğu ışık seli, Gazze’ye gönderilen bir umut mesajı niteliğindeydi. Karanlıkta parlayan bu ışıklar, Gazze’nin karanlık gecelerine bir nebze olsun aydınlık götürme arzusunun bir sembolüydü.

Siyonist Zulmün Belgeleri: Pankartlar ve Dövizler

Yürüyüş boyunca taşınan pankartlar ve dövizler, İsrail’in Gazze’de uyguladığı zulmü tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi. “Siyonist katiller hesap verecek” yazılı pankartlar, adalet çağrısının ne kadar güçlü olduğunu gösteriyordu. “İsrail Gazze’yi aç bırakıyor” dövizleri, ablukanın boyutlarını ve insani krizin derinliğini anlatıyordu. En çarpıcı pankartlardan biri ise “Anne olmak bir insan hakkıdır. Peki Filistinli annelerin hakkı nerede?” yazılı olanıydı. Bu soru, yürüyüşe katılan herkesin vicdanında bir yara gibi duruyordu. Anne ve çocukların hayatlarının hiçe sayıldığı bu savaşta, insanlık onurunun nasıl ayaklar altına alındığını gösteriyordu.

Güçlü Bir Harekete Dönüşen Sivil Toplum Desteği

Bu tarihi yürüyüş, sadece vatandaşların bireysel tepkisi değil, aynı zamanda sivil toplum kuruluşlarının organize gücünün bir sonucuydu. Türkiye Gençlik STK’ları Platformu (TGSP), Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı ve İlim Yayma Vakfı gibi dev STK’lar, bu büyük olayın arkasındaki en önemli güçlerdendi. Bu kuruluşların bir araya gelmesi, Filistin davasının ne kadar geniş bir tabana yayıldığının ve Türkiye’de ne kadar ciddiye alındığının somut bir kanıtıydı. Yürüyüş, bu güçlü birlikteliğin bir sembolü haline geldi.

Ayasofya’dan  Gazze’ye Dualarla

Beyazıt Meydanı’ndan başlayan ve kilometrelerce süren yürüyüş, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde son buldu. Yürüyüşün finali, katılımcıların dualarla Gazze için niyazda bulunduğu manevi bir zirveye dönüştü. Duaların göğe yükseldiği o anlar, protestonun sadece siyasi bir eylem değil, aynı zamanda derin bir inanç ve vicdan meselesi olduğunu da gösterdi. Ayasofya’nın tarihi dokusu, Filistin davasına yapılan bu güçlü desteği daha da anlamlı kılıyordu. Bu tarihi cami, adeta Filistinli kardeşlerin acılarına ortak olan bir dua mekanına dönüştü.

Protesto Yürüyüşü Katılımcı Analizi

Katılımcı GrubuYüzdelik Oranı
Öğrenciler ve Gençler45%
STK Temsilcileri20%
Aileler ve Çocuklar25%
Diğer Vatandaşlar10%

Sonuç:

İstanbul’daki bu büyük yürüyüş, Gazze’deki soykırıma ve ablukaya karşı sadece bir tepki değil, aynı zamanda bir uyanış çağrısıydı. Binlerce insan, Filistin’in acısına ortak olduğunu, İsrail’in barbarlığına sessiz kalmayacağını ve adalet arayışının asla sona ermeyeceğini tüm dünyaya haykırdı. Bu eylem, bir protesto dalgasından daha fazlasıydı; o, kalpleri yanan, vicdanları sızlayan bir milletin, insanlığa dair umutlarının bir yansımasıydı. İstanbul, bu tarihi yürüyüşle bir kez daha Filistin davasının en güçlü savunucularından biri olduğunu kanıtladı.