Trabzon’da Kahverengi Kokarca ile Mücadelede Doğal Çözümler
Trabzon’da tarım alanlarında büyük zararlara neden olan kahverengi kokarca böceğine karşı yeni ve doğal bir mücadele yöntemi uygulanmaya başlandı. Bu yöntem, doğaya zarar vermeden, çevre dostu bir şekilde zararlıyla mücadele etmeyi amaçlıyor.
2017 yılında Gürcistan’dan Türkiye’ye gelen kahverengi kokarca, özellikle Karadeniz Bölgesi’nde 8 yıldır tarım ürünlerine ciddi zararlar veriyor. Öncelikle fındık olmak üzere, toplamda 300’den fazla bitki türüne tehdit oluşturan bu böcek, hem ekonomik hem de ekolojik açıdan önemli kayıplara sebep oluyor.
Böcek ile mücadelede biyolojik yöntemler ön plana çıkıyor. Giresun Fındık Araştırma Enstitüsü’nde yetiştirilen samuray arıları, doğaya salınarak kokarcanın üremesini engellemeye çalışıyor. Bu doğal yöntem sayesinde kimyasal ilaç kullanımını azaltmak ve çevreyi korumak hedefleniyor.
Samuray Arıları Salınım Töreni ve Çevre Koruma Çabaları
Trabzon’un Ortahisar ilçesine bağlı Akyazı Mahallesi’nde düzenlenen törende, samuray arıları doğaya salındı. Bu etkinlik, hem bilimsel hem de çevre açısından önemli bir adım olarak kayıtlara geçti.
Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, törende yaptığı konuşmada, samuray arısının kahverengi kokarcanın çoğalmasını engellediğini belirtti. Yıldırım, şunları söyledi:
“Doğada sadece insanlar yaşamıyor. Pek çok canlı var ve bunlar bizim de talip olduğumuz ürünlere saldırıyorlar. Bu nedenle, zararlılarla mücadelede dikkatli ve bilinçli hareket etmeliyiz. Kahverengi kokarca böceği, özellikle fındığa büyük zarar veriyor. Hem rekolteyi düşürüyor hem de ağaçlara zarar veriyor. Ayrıca, ilk bakışta sağlıklı görünen fındıkların lezzet ve kalite açısından da olumsuz etkileri oluyor. Bu mücadelede doğadaki diğer canlılara zarar vermemek önemli. Samuray arıları büyük değil; ince bir sivrisineğe benzer ve kokarcanın üremesini engelleyerek kontrol sağlıyor.”
İlgi ve Katılım
Etkinliğe Trabzon Valisi Aziz Yıldırım’ın yanı sıra, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Yüksel Gülay ve İl Tarım ve Orman Müdürü İsa Kaplan da katıldı. Ayrıca, bölgedeki tarım üreticileri ve çiftçiler de bu doğal mücadelenin gelişimini yakından takip etti.
Bu yeni yöntem, hem tarım ürünlerini koruma hem de çevre sağlığını gözetme açısından önemli bir adım olarak görülüyor. Doğal dengeyi bozmadan zararlılarla mücadele etmek, sürdürülebilir tarımın temel taşlarından biri olmaya devam edecek.