Giriş: Zorluklar ve Yeniden Başlangıç
Bu hikaye, meme kanseriyle mücadele eden ve bu süreçte kendi gücünü yeniden bulan Neslihan Ergin isimli bir kadının yaşam öyküsünü anlatıyor. Neslihan, pandemi döneminde yaşadığı sağlık sorunları ve iş kaybı gibi zor zamanları atlatırken, hem tıbbi hem de duygusal anlamda büyük bir dönüşüm yaşadı. Onun hikayesi, hastalıkla savaşanlara ve onları destekleyenlere ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
Hikayenin Başlangıcı: Belirtiler ve Tanı
Neslihan Ergin, yaklaşık 5 yıl önce memesinde bir sertlik fark ettiğinde, bu durumun ne kadar ciddi olabileceğini düşünmemişti. İlk başta bu sertliği fark ettiğinde, kendi kendine muayene yaparak ve ultrason gibi basit tetkikler yaptırdı. Ancak, zamanla bu sertliğin büyüdüğünü fark edince, bir sağlık kuruluşuna başvurdu. Yapılan tetkikler sonucunda, meme MR’ı ve mamografi sonrası biyopsi yapıldı ve maalesef meme kanseri tanısı kondu. Bu haber, onun ve ailesinin hayatını derinden etkiledi.
Ameliyat ve Tedavi Süreci
Doktorlar, hastanın durumu ve tümörün büyüklüğüne göre uygun bir tedavi planı hazırladı. Neslihan, İzmir Acıbadem Kent Hastanesi’nde Nisan 2020’de ameliyat oldu. Meme ucunda tümör olduğu için sağ memesi alındı ve yerine protez takıldı. Bu, onun fiziksel görünümünde değişikliklere yol açsa da, moralini yüksek tutmayı başardı. Pandemi koşulları nedeniyle, sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü günlerde, onkoloji merkezi ve doktorlarının önerileri doğrultusunda kemoterapi ve hormon tedavileri almaya başladı. Bu süreç zor olsa da, onun inancı ve ailesinin desteğiyle üstesinden geldi.
İyileşme ve Yeniden Hayata Dönüş
Kanser tedavisi sonrası Neslihan, yeniden halk oyunlarına başlamanın sevincini yaşadı. Ancak, tedavi ve iyileşme sürecinin sonunda yeni bir nüks yaşandı. Bu durum, onun yaşamını yeniden sorgulamasına neden oldu. Kontrollerinin ne kadar önemli olduğunu ve düzenli takiplerin hayatta kalma şansını artırdığını öğrendi. Bu süreçte, erken teşhisin ne kadar hayati olduğunu ve herhangi bir vücut değişikliğinde hemen doktora başvurmanın önemini vurguladı.
İş ve Hayat Dersi: Güçlü Durmak ve Toplumda Farkındalık
Neslihan, hastalık sürecinde işini bırakmadı. Pandemi ve tedavi döneminde bile, kendi isteğiyle hastanede çalışmaya devam etti. Onkoloji bölümünde çalışmak, hem kendisi hem de hastalara umut olmak açısından çok kıymetliydi. Ayrıca, onun bu durumu anlatması, hastalara moral ve motivasyon sağlıyor. Kendisi, toplumda kanser hastalarının hayata devam edemeyeceği yönündeki olumsuz algıya karşı duruyor ve insanların yaşamdan kopmadan mücadele etmeleri gerektiğini savunuyor.
Aile ve Sosyal Desteklerin Önemi
Hastalığın en zor yanlarından biri, aile ve çocuklar için endişe duymaktır. Neslihan, kızına bu durumu nasıl anlatacağını düşünürken, profesyonel yardım aldı. Pedagoglar ve psikolojik destek sayesinde, kızına durumu anlatıp, onun psikolojisini koruyabildi. Aile içi dayanışma ve sevgi, onun bu süreci atlatmasında en büyük güç kaynağı oldu. Aynı zamanda, hastalara ve hasta yakınlarına destek olmak amacıyla gönüllü çalışmalar yapmaya başladı.
Gönüllülük ve Toplumsal Farkındalık
Neslihan, kendisi gibi hastalıkla mücadele edenlere umut olmak ve toplumda farkındalık yaratmak için çeşitli gönüllü faaliyetlere katılıyor. 2020 yılından beri, hastane bünyesinde veya sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, kanser hastalarının moral ve motivasyonunu artırıcı çalışmalar yapıyor. Bu çalışmalar sayesinde, hastaların yalnız olmadıklarını hissetmelerine ve tedavi sürecinde daha güçlü durmalarına katkı sağlıyor.
Sağlıklı Yaşam ve Pozitif Düşünce
Hikayenin sonunda, Neslihan, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının ve pozitif düşüncenin önemini vurguluyor. Kendisi, düzenli kontroller ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra, psikolojik olarak da güçlü kalmanın, hastalıkla mücadelede büyük rol oynadığını söylüyor. İnsanların, yaşamın içinden kopmadan, sevgiyle ve umutla yaşaması gerektiğine inanıyor.
Sonuç: Umut ve Güç Kaynağı
Neslihan Ergin’in hikayesi, hastalıkla mücadele edenlere ve onların yanında olanlara umut aşılıyor. Her ne kadar zorluklar yaşanmış olsa da, güçlü durmak, erken teşhis ve düzenli takiplerle, hastalığın üstesinden gelmek mümkün. O, yaşadığı deneyimlerle, hem kendisini hem de çevresindekileri motive ederek, yaşamın her zaman güzelliklerle dolu olduğunu hatırlatıyor. Herkesin yaşamında, zorluklar ne olursa olsun, umut ve sevgiyle ilerlemeye devam etmesi gerektiğine inanıyor.